Kurum Türü : Kağıthaneler | Kurucusu : |
Eğitim Dili : | Kuruluş Tar : |
Ülke / Şehir : / Yalova | Özellik : |
Ekleyen : Fıkıh Dersleri/2009-10-27 | Güncelleyen : /0000-00-00 |
Yalova (Yalakabad) Kağıthanesi
Osmanlı İmparatorluğunda varlığını kesin olarak belgeleyebildiğimiz ilk kağıt imalathanesi XVIII. Yüzyılın ortalarında Yalova da kurulan kağıthanedir.
İlk Türk matbaasını kurucusu olan İbrahim mütefferikanın Yalova'da bir kağıt imalathanesi kurmak için 1741 tarihinde faaliyete geçtiğini biliyoruz.
Gerek Mehmet Ali kağıtçının kağıtçılık tarihçesinde gerekse Osman Ersoy'un XVIII. ve XIX. Yüzyıllar da Türkiye'de kağıt adlı kitabında ye alan belge ve bilgilerden Yalova kağıt imalathanesi hakkında bir hayli bilgiye sahip bulunuyoruz.
Hatta Nigar Anafartanın Hayat Tarih mecmuasında yayınlanan bir yazısından bu kağıthnede üretilen kağıtlarda stilize bir cami içinde "yalakabad sene 1158 " yazısı bulunan bir filigiranın da yer aldığını öğreniyoruz.
Bu bilgilerden kağıt imalathanesinin kurulması ve işletilmesi için gerekli uzmanların Lehistandan getirilmiş. Bu ustalarla Mütefferika arasında yapılan anlaşmaya göre kağıthanenin aletlerinin bu ustalar tarafından yapılmasının ancak gerekli malzemenin devletçe sağlanmasının kararlaştırılmış olduğunu öğreniyoruz.Lehli ustaların ülkelerine döndükleri zaman yerlerine geçebilecek elemanları yetiştirmesi de şart koşulmuştu.
Mehmet Ali Kağıtçının aktardığı 1746 tarihli birkaç belgeden kağıthanenin kurulacağı çiftliğin satın alınması kağıthanenin suyunu temin eden derenin başkalarınca israf edilmemesi ve kasaba halkının bu sudan yararlanmaması derenin mecrasının düzenlenmesini ve korunmasını sağlayacak olan gayrimüslimlerin kimi vergilerden muaf tutulmalarına ilişkin hükümler yazılmış olduğunu öğreniyoruz.
18 Nisan 1745 tarihli bir belgeden kağıthaneye ikinci bir dolabın ilave edildiğini 7 Nisan 1754 ve 29 Mart 1746 tarihli iki belgeden padişah I. Mahmut'un yeni kurulan kağıt imalathanesinden çok memnun kaldığını, o kadar ki yaptığı kağıdı kendisine sunan İbrahim mütefferikaya 100 adet altın ihsan ettiğini 20 Temmuz 1746 tarihli bir başka belgeden ise kağıthanenin su azlığı yüzünden kapanmak tehlikesi ile karşılaştığını biliyoruz.
1749 yılının mayıs ayına kadar Yalova kağıt imalathanesinin faaliyetlerine ilişkin bilgiye sahip değiliz. Ancak bu tarihte eserini yazan Hamdi efendiden imalathanenin tam faaliyet halinde olduğunu, her cins kağıdın işlenmekte ve esnafa verilmekte, o kadar ki aslan damgalı kağıtlar revaçta olduğundan Avrupa kağıdından ayrılmaması için o filigranların taklit edildiğini öğreniyoruz.
1749 tarihin de Hamdi efendi tarafından yazılmış coğrafyaya ilişkin kitapta Yalova kağıthanesi ve oradaki kağıt imalathanesi hakkın da verilen şu bilgiler aktarmaya değer:
"Ve keyfiyeti san'atı İstanbul'da eskici Yehud taifesinin cem eyledikleri köhne kırpasın kıyyesin sekizer akçeye kağıt emini olan Yazıcı -i sabık Ali efendiye verüp ol dahi mahalline gönderüp vardık ta ol tunç dibekle kırpas döverek vesiki sahi su ile gidüp pak olup bir yoğurt gibi köpük suyun üzerinde suut edip alup hıfzeder. Vakti hacette bir ağız vasi bir fıçının içine bir miktar koyup su ile karıştırıldıkta yoğurt ayranı gibi bir cevher olur."
1760 senesinden sonra imalathanenin faaliyetini sürdürüp sürdürmediği kesinlikle bilinemiyor. Elimizde imalathanenin üretim bilgilerini içeren belgeler bulunmadığı için de Yalova kağıthanesinin ülkenin ihtiyacına ne kadar cevap verdiği saptanamıyor.
Osman Ersoy Yalova kağıthnesinin 10-15 yıl çalıştıktan sonra kapandığını tahmin ediyor ve bunun nedenleri arasında Avrupa kağıtlarının rekabetini, suyun çevre halkı tarafından kullanılması nedeniyle su yetersizliğini ve teknik elemanların bulunmayışını birer olasılık olarak belirtiyor.
Anafarta tarafından bulmuş olduğu filigrana dayanarak kağıt üretmeye başladığı tarih 1745 olarak verilen Yalova kağıt imalathanesinin olası kapanış nedenleri özellikle yabancı kağıtların rekabeti Türk kağıtçılığına yaklaşık 200 yıl musallat olacak ve bu zincir ancak 1930'larda kırılabilecektir.