Hit (3758) F-18

Şifa İçin Yasin Yada Herhangi Bir Surenin Okunmasının Caiz Olduguna Dair Bir Delil Var mı

İlim Dalı : Fıkıh Konusu :
Soruyu Soran : Cevaplayan : Önder Nar
Cevaplayanın Mezhebi:
Ekleyen : /2005-06-15 Güncelleyen : Sümeyye Abacı/2020-04-17

Soru: Hastalara şifa olması için dağıtılan Yasin ya da herhangi bir surenin Kuran ya da sünnette olduğuna dair bir delil var mı? Bunları okumak dağıtmak bidat midir?

el Cevab:

‘’…deki kuran iman edenlere hidayet kaynağı ve şifadır.’’ [1]

قل هو للذين آمنوا هدى وشفاء

Ayrıca İsra 82 ayetine göre;

وَنُنَزِّلُ مِنَ الْقُرْآنِ مَا هُوَ شِفَاءٌ وَرَحْمَةٌ لِلْمُؤْمِنِينَ

Kuran şifadır. Hastalıklar için kuran okunması da caiz ve vakidir.

Efendimiz Felak ve Nas surelerini korunma ve cinlerin şerrinden torunlarını korumak için okumuş, sahabeden yolculuk esnasında uğradıkları bir obadaki hasta şahsı kuran okuyarak tedavi eden şahsa onay vermiştir.

Sahabiye kuran okumanın şifa vereceğini nereden bildin, dediğinde verilen cevap tamamıyla sizin sorunuzun cevabı niteliğindedir.

Kuranın şifa olması genel delili yanında, Yasin Suresi okunması ve şu kadar sayıda okunması hakkında bir delile ayrıca ihtiyacınız olmasa gerektir.

 

Mülahaza: Nur Patır
Hocam yani sayı olayı sıkıntılı dimi... Çünkü Allah dilerse bir kez okunduğunda da şifayı ihsan eder yanlış mı düşünüyorum.

el Cevab: Sayılı olarak ayetlerin ya da virdlerin okunmasının aslı sünnette vardır.
Sünnet deki bir delile dayanarak belirli bir sayıda Felak, Nas, Ayetel Kürsi okumaya bidat demek söz konusu olmasa gerektir.
Hakkında nas olmayan bir sayı ile sureleri veya bazı dua ve isimleri okumanın bidatlığından da söz edilemez. Zira benzer fiil efendimizden sabittir.

Ama hakkında hadis olmamasına rağmen örneğin 1001 Yasin okumak dindendir ya da hadisle sabittir demek günah olur. Günah olma vechi hadisle sabit olmadığı halde hadis demekten dolayıdır. Yoksa 1001 defa okumak mübah bir ameldir.

Belirli sayılarda zikredilmesi dua mecmualarında geçer, bunun kökeni şudur,

-Sahabei kiram döneminde Allah’ı çok zikredin ayeti sebebiyle herkes kendine bir sayı belirtiyordu ve kendisi için çok olan sayıyı yakaladığında İçinde bu emirle amel etmiş oldum duygusu oluşuyordu, sahabeden 12 000 adet günlük virdi olan Ebu Hureyre (ra) ı akla getirebilirsiniz,

-Bazı salihler rüyalarında gördüklerine dayanarak bazı hastalıklar veya belalar için sayılar söylemişlerdir, onlara inanan ve değer verenlerin onların tavsiyelerine uymaları ve bu tavsiyenin fayda verdiği gözlemlenince bu sayıda okuma yaygınlaşmıştır.

Bu; sünnetle sabitmiş gibi algılanmadığı müddetçe caizdir.

-‘’Bizden Öncekilerin Şeriati’’nde "terkim ilmi" denilen bir ilim dalı vardı. Buna göre kutsal metinlerdeki hastalıklarla alakalı bilgi içeren ayetler bu ilimdeki kurallara göre hesaplanıp sayısı bulunuyor ve o sayıya göre o ayet o hastalık için okununca Allah’ın şifasının hastaya isabet edeceğine inanılıyordu.

Tıbbı nebevi ve riyazetle uğraşan bazı ilim adamları bu ilmi bizden önceki şeriatlerin sahiplerinden öğrendiler ve tecrübe edip fayda verdiğini gözlemlediler ve kuran ayetlerinden tesbit ettikleri ayetlerin hesabını yapıp şu kadar okuyun tarzında reçeteler içeren kitaplar yazdılar. Bunlara nirencat kitapları denilir.

Dayanakları ''Şeru Men Ken Kane Kablena'' delilidir.  Bu delil usulü fıkıhta muteber delillerdendir.

Bizden öncekilerin kültürü bizim şeriatimizde nesh edilmemişse ya da yasaklanmamışsa bizim için en son mülahaza edilecek, dikkate alınması caiz olan delillerdendir.

Şer’u Men Kane Kablena delilinin manası kısaca budur.

 

Mülahaza: Songül Aslan Yurukoglu
1- Toplum Kuranı artık mezarlıkta okunan hastalandığında okunan sınava girerken koca beklerken okunan bir kitap haline getirmişken…
2- Yasin suresini herkese dağıtmak bu vesileyle şifa bulacağına inanmak delilsiz ve mesnetsiz
3- Zayıf hadisler amel etmek bile uygun değilken rüyalarla amel edilebilir demeniz de...

 

el Cevab:

c1- Kuranın mezarlıkta okunması caiz ve variddir. Siz okunmamasının dinden olduğunu nereden aldınız.
Ya Açar Bakarız Nazmı Celilin Yaprağına
Ya Okur Üfleriz Bir Ölünün Toprağına

Şairin ifadeleri kuranın gereğiyle amel edilmemesine eleştiridir. Sizin de o kasıtla bunları yazdığınız anlaşılıyor. Bu eleştiri yerindedir. Ama uyarmak istediğiniz şeyi uyarırken haddi aşan ve dinde caiz olan bir amele ''mırın-kırın eden'' bir üslub kullanmamalısınız. Caiz olan şeyleri yapmaktan değil, farz olan dini değerleri yapmamaktan, ihmal etmekten helak olduk. Bunu unutmayın.

Allah’ı zikretmekle kalpler huzur bulur. Ama birisi kalkar Allah’ı zikrediyorum namaz kılmasam da olur derse bunun hükmü bellidir. Dinde kalp temizliği esastır. Benim kalbim temiz o halde kadınlarla tokalaşabilirim demenin hükmü bellidir.

Soruya verdiğim ilk cevapta en net şekilde yazdım. Kendisini yılan sokmuş şahsa bir sahabi kuran okuyarak tedavi etmiştir.

Bu amelinin aslı, ‘’kurandan şifa indiririz. -kuran şifadır…‘’ şeklindeki ayetlerdir. Efendimiz, sen kuran okuyarak hastanın şifa bulacağını kimden öğrendin, dediğinde sahabi; “Allah kuranda kurandan şifa indiririz buyurmadı mı” Onu okuyunca bu hükme vardım, cevabını vermiş; efendimiz de bunu takrir etmiştir.

Efendimizin bu onayının bir de detayı vardır. Bu amele karşı sahabi ücret almıştır. Bu ücret alınması caiz midir diye sorulduğunda da ''aldığınız ücretlerin en helali Allah’ın kitabına karşılık aldıklarınızdır’’ diyerek buna da cevaz vermiş. ‘’Aldığınız havanın etinden bana da getirin yiyeyim‘’, buyurmuşlardır.

Bu hastalıklar sebebiyle kurandan şifa ayetlerinin okunması ve Allahın şifa vermesinin ümid edilmesinin caiz ve meşruluğuna, buna karşılık para alınmasının cevazına ''nas'' olarak delildir.

-Bu konuda kendinizi tashih edin. Avamın yanlış kullanımları, amelin aslının yanlışlığına delil olmaz. Amelin aslı sahih, avam tarafından kullanılış şekli ve uygulamalar tashihe muhtaçtır.

C 2- Yasin suresini herkese dağıtmak bu vesileyle şifa bulacağına inanmak delilsiz ve mesnetsiz

Yukarıda ilk cevapta ve son cevapta yazdığım ana çerçevede durumu değerlendirirseniz, bu amelin aslının mubah bir anlayışa dayandığını anlarsınız.

Kaldı ki Yasin suresinin okunmasıyla alakalı zayıf rivayetlerin kuranın hastalıklar sırasında şifa olur kasdıyla okunmasının mubahlığı ana anlayışıyla okunmasında bir beis yoktur.

 

Sözlerim kuranın gereğiyle amel etmeyen insanlara söyleniyor olsaydı o zaman onları uyaracak şekilde bir içerikle konuşurdum. Ama bu sözleri sizin gibi dini değerlerine bağlı olma hassasiyetiyle mubah amelleri inkar edenlere yazdığımdan konunun bu tarafını ön plana çıkardım.

C 3- Zayıf hadisler amel etmek bile uygun değilken rüyalarla amel edilebilir demeniz de...

 Zayıf hadislerle amel etmek faziletleri tesbit etmede caizdir. Bunda ihtilaf yoktur. Bir zayıf hadisle sabit değer dini bir aslın karşısına delil olarak öne sürülemez tabii. Faziletlerle alakalı bir zayıf rivayet namaz farzının o kadar önemli olmadığına delil gösterilemez.

  ‘’Kalp kırdınsa namaz kılmanın önemi kalmadı, kırk defa hac etsen kalp kırdıysan manasızdır’’, gibi sözler büyüklerden sadır olmuşsa kasdına bakılır. Cahillerden sadır olmuşsa hatası kendisine söylenilir. Büyüklerin bu tür sözleri; namaz kılan hac eden bir insanın kalp kırmasının ona yakışmadığı manasında söylenmiştir. Senin gibisi bunu nasıl yapar iması içerir. Yoksa kalp kırmak, haccı iptal etmez, olsa olsa fıkhi açıdan kötü ahlaktır. Yani ahlaki bir değer, ameli bir değeri iptal etmez.

-Rüyalarla amel edilmesi şer’i ölçülerle çelişmiyorsa caizdir. Bizden öncekilerin şeriatı da bizim şeraitimiz de bir değerle çelişmiyorsa o onunla amel etmekte yine caizdir. Bunlar tartışma dışı konulardır.

Ama her şeyin dindeki cevaz dayanağı mutlaka bilinmeli ve amel ona göre yapılmalıdır.

 

Mülahaza: Songul Aslan Yurukoglu
Maalesef öyle oldu hocam. Benim din anlayışımda zayıf hadislerin rüyaların yeri yok. Bu kaynaklarla dini özünden ve gerçek mesajından koparan amellerle de bağım olamaz.

el Cevab: Rüyalarla amel etmemeniz uygundur. (Rüyası olmayanın rüyayla ameli de olmaz.)

Zayıf hadislerle amel etmemenize gelince; anlayışınızın tashihe ihtiyacı var.

Bir hadise zayıf ya da hasen demek ictihaddır. Muhaddisler sened ittisali açısından sorunlu buldukları senedlere senedi zayıftır derler. Metin sorunluysa, metni hakkında şaz‘dır münkerdir gibi ifadeler kullanırlar.

Tergib ve terhib musannefleri çok sayıda faziletli amelle alakalı rivayet içerir.

Zayıf hadis diye nitelenen rivayetlerin yarısı hadis hakkında ince eleyip sık dokuyanlara göre zayıf;

orta yolu takip edenlere göre hasen li gayrihi ya da hasen olması durumu söz konusudur.

Dinin farzları vacipleri ve nafileleri vardır. Ve siz, bu zayıflık ictihadıyla muallel rivayetlerle amel etmem dediğinizde fazaili a’mal dediğimiz, ahlaki faziletler ve nafileler konusunda nasipsiz kalırsınız.

Ayrıca başta 4 büyük mezhebin imamı bütün İslam alimleri fakihler ve muhaddisler zayıf hadislerle fazail de amel edilmesine meşrudur demişlerdir. Siz bu tercihinizle bu konuda ilim ehlinin yolundan ayrılmış oluyorsunuz.

Zayıf hadisleri mecrasından çıkaranlara gücenip (yani cahillere) ulemanın yolundan ve ilmin gereğinden ayrılıyorsunuz.

 


[1] Fussilet 44

Otel Tekstili antalya escort sakarya escort mersin escort gaziantep escort diyarbakir escort manisa escort bursa escort kayseri escort tekirdağ escort ankara escort adana escort ad?yaman escort afyon escort> ağrı escort ayd?n escort balıkesir escort çanakkale escort çorum escort denizli escort elaz?? escort erzurum escort eskişehir escort hatay escort istanbul escort izmir escort kocaeli escort konya escort kütahya escort malatya escort mardin escort muğla escort ordu escort samsun escort sivas escort tokat escort trabzon escort urfa escort van escort zonguldak escort batman escort şırnak escort osmaniye escort giresun escort ?sparta escort aksaray escort yozgat escort edirne escort düzce escort kastamonu escort uşak escort niğde escort rize escort amasya escort bolu escort alanya escort buca escort bornova escort izmit escort gebze escort fethiye escort bodrum escort manavgat escort alsancak escort kızılay escort eryaman escort sincan escort çorlu escort adana escort