Künyesi : 22. Osmanlı Şeyhülislamı | Lakabı : |
Tabakası : 16.Yüzyıl | E-Posta : |
D.Yeri : İstanbul | D.Tarihi : 1536 |
Ö.Yeri : İstanbul | Ö.Tarihi : 1599 |
Görevi : Hattat,Hoca,Müderris,Şair,Şeyhülislam | Uzm.Alanı : Hat Sanatı,Şiir,Tarih |
Görev Aldığı Kurumlar : | Mezuniyet : |
Bildiği Diller : Arabça, Farsça | Mezhebi : İtikad : , Amel : , Ahlak : |
Ekleyen : Nurgül Çepni/2009-11-17 | Güncelleyen : /0000-00-00 |
Hoca Sadeddin Efendi
Yirmi ikinci Osmanlı şeyhülislâmı.
Asıl adı Mehmed Sa'deddîn'dir.
Hâce-i Sultanî unvanı veya Hoca Çelebi yâhud Koca Hoca Efendi adıyla tanındı.
Hoca Efendi diye ün kazanan ilim adamının ismi, Sâdeddîn'dir.
Büyük babası Hâfız Mehmed, Bayındır ümerâsından Sofu Halil'in yakınlarından idi.
1536 yılında İstanbul’da doğdu.
Yavuz Sultan Selim'in nedimi Hasan Can'ın oğludur.
İlköğrenimini, Sahn-ı Semân müderrisi Karanlı Mehmed Efendi ile devrin diğer bilginlerinden aldı.
1555'te Ebussuüd Efendi'den staj görüp İstanbul Murâd Paşa Medresesi müderrisliğine tâyin edildi.
1564'te Erbain pâyesiyle Bursa Yıldırım Medresesine müderris oldu.
Bir yıl sonra Hâriç rütbesine yükseldi.
Mayıs 1570'te Bursa Sultânı payesi aldı.
1571'de Sahn müderrisliğine getirildi.
Mayıs 1573'te Şehzade Murâd'ın öğretmenliğine tâyîn edildi.
Manisa'ya gönderildi ve orada sekiz ay kaldı.
Şehzadenin güven ve saygısını kazanarak, onunla birlikte İstanbul'a döndü.
III. Murâd 1574'te tahta çıkınca Sa'deddîn Efendi de Hace-i Sultani unvanıyla padişah hocalığına getirildi.
Sultân III. Murâd'ın ölümünden sonra tahta geçen (1595) Sultân III. Mehmed'in de hocası oldu.
Padişahın, ordusunun başında Eğri seferine gitmesini sağladı.
Haçova savaşının kazanılmasında önemli rolü oldu.
Zamanla Saraydaki etkisi azaldı, 1597'de görevden alındı.
1598'de "Hâce-i Sultanî" unvanı üzerinde kalmak koşuluyla şeyhülislâmlığa tayin edildi, ölünceye kadar bu makamda kaldı.
1599 yılında vefat etti; Eyüp'te gömülüdür.
Şair ve hattat olan Sa'deddîn Efendi, özellikle tarihçiliği ile tanındı.
Eserleri:
Tâcü’t-Tevârih
Selimnâme
Sadr-üş-Şerîa Hâşiye
Risâle-i Kuşeyrî Tercümesi,
Behçet-ül- Esrâr (Eş-Şettenûfi'den çeviri)
Semâvât-ül-Edvâr ve Mir’ât-ül-Ahbâr
Lârî’nin Farsça târihini ve Emâlî Kasîdesi’ni aynı vezinle Türkçeye tercüme etmiştir.